29 Mayıs 2012 Salı


Korkuyorum. 
Korkuyorum çünkü bir gün onsuz yaşamak zorunda kalacağım gerçeği var. Ya da onun bensiz yaşamaya devam edebileceği gerçeği.. 
Korkuyorum çünkü bir gün benim olmayabileceği gerçeği var. Gidebilme ihtimali var. 
Gitmesin. Hiç gitmesin.
Hani derler ya ”ne olacak birkaç aya unutursun, geçer”  geçmez.  Bir parçan olmuştur artık o senin. Gittiği an boşluk gelir onun yerine. Boşluğu doldurmaya çalışırsın belki ama dolmaz. Çünkü o senin için o kadar değerlidir ki ve o kadar farklıdır ki… Yerini başka biriyle doldurmayı bırak onunla kıyaslayamazsın bile. Anlamazlar seni etrafındakiler. Aslında seni bir tek anlar. 
Hep o anlamıştır zaten. 
hep o yanında olmuştur ve hep o olsun istemişsindir. Her şeyini paylaşmak isteyip sıra ona geldiği an küçük bir çocuğun cimriliğine büründüğün kişi. Hiç kimseyle paylaşmak istemediğin, kıskandığın kişi.
Her şeyim dediğin kişi.  
Hiç gitmesin, onsuz olmaz dediğin kişi.
Hiç bitmesin diye sana dua ettirebilen kişi.
O 2 kelime 13 harflik cümleyi söylemekten yorulmadığın kişi.

Ellerini özlersin, buz gibi ellerini ısıtmaya çalışan o elleri.
Gözlerini özlersin, hani şu sürekli bakmaya çalışıp utanıp birlikte güldüğünüz zamanlardan.
Dudaklarını özlersin, öptükçe öpmek istediğin o dudakları. 
Sesini özlersin, saatlerce dinlediğin sonra bir anda hiç duyamadığın o sesi. 
Tenini özlersin, pürüzsüz, kusursuz o teni. 
Kokusunu özlersin, teninin kokusunu aldığın anda kendini güvende hissettiğin o kokuyu.
Çok özlersin, onunla ilgili her şeyi çok özlersin ama bunların hepsinden bir anda koptuğun o zaman yalnızlığın yeni sevgilin olduğunu fark edersin ve sadece özlersin.